Bir Kış Masalı: Doğu’nun Kristali KARS – Bölüm 1

Bölüm 1

Hani bazen uzağa yüzmek istersin ama engellerin olur. Dalga dersin, hız tekneleri dersin, lodos dersin, yosun dersin, akıntı dersin, bitmez.

Ülkemizde birçok noktalara gittim. Ama bu kadar Doğuya? I-ıhh… hiç.

Hep bir mazeretim-engellerim oldu, sizde de olduğu gibi belki.

Ama bu kış; Kars’ın popülaritesi öyle arttı ki, Instagram’da akın akın Kars hikayeleri yaratıldı.

Donmuş Çıldır Gölü’nde yürüyenler, atlı kızaklarla gölde tura çıkanlar, kaz eti yiyenler, trende parti verenler, aman yarabbi ne kışkırtıcı paylaşımlar gördüm günlerce aylarca.

Kaf dağına kadar çıkmış bir ün vardı apaçık ortada; Kars’ın Doğu Expresi ile yayılan dürtüsel bu şöhretini görmezden gelemezdim kuşkusuz.

“Tamam” dedim, Kars’a en yakın zamanda gi-di-yo-rum, gi-de-ce-ğim.

Sonra mı?

Başladım araştırmaya…

Nasıl gitmeliyim ?

Uçak ? Tren ?

Hangisi?

Önce Doğu Expresi biletlerine bakmaya başladım.

Uaa.. o da ne?

Bilet yok!

Haftalar aylar önceden alınmış biletler.

Ulen dedim, bir eşyanın hurda olmaktan çıkıp antika haline gelişi gibi bir şey sanki bu!

Bir kaç yıl önce kimin umurundaydı Kars? Hep vardı, hep oradaydı. Orhan Pamuk’un romanındaymış, Cemal Süreya’nın şiirindeymiş, bilen paylaşan var mıydı ? Sosyal medyanın yadsınamayacak şahika gücü işte!!!

Orhan Pamuk’un Kar romanı en çok satanlara girmiş bu kış üstelik.

2002’de mi çıkmıştı o roman sahi?!

Nil Karaibrahimgil dün Kars seyahatini yazmış Hürriyette; Orhan Pamuk’un Kar romanıyla binmiş trene *bak sen şu işe 🙂

Insta hikayelerde Doğu Expresi tren paylaşımlarını izledikçe; 24 saat süren tren yolculuğunda keyfin kalabalık bir arkadaş grubu ile daha güzel çıkacağını farkettim. Hemen Whats app’tan bir Kars Tren grubu yarattım; ama arkadaşlarımın çoğuna benim gitmek istediğim tarih uymadı. Sadece bir arkadaşım olumlu döndü. Onla da tren yerine uçakta karar verdik.

Ve turlara baktık. Jolly tur, Pronto Tur, Gezimanya, Touristica gibi firmaların tur programlarını inceledim.  Fiyatlar iki gün için uçak ve yarım pansiyon dahil bin lira civarındaydı. 5 taksite kadar seçenekler vardı. Katerina Oteli, Kars’ı kış masalına dönüştüren bir otel olduğu için Setur ilgimi çekti. Tanıdık bir Setur rehberi arkadaş da vardı hem. Bu otelin çok talep almasından dolayı Setur’da maalesef yer kalmamıştı: Ne istediğim tarihte, ne de sonrasında. Nisan’a kadar Katerina Otelin tüm rezervasyonları doluymuş meğer. Ah biz çılgın Türkler, yeterki bi yer meşhur olmaya görsün, anında doldurur, yer bırakmayız.

Katerina Oteli madem doluydu, artık otelin de bir önemi yoktu. Herhangi bir turla gidebilirdim. Tüm turlar bu oteli görmeye gidiyordu zaten. Kalamasam da oteli görme şansım olacaktı bi şekilde.

Evet seçimimi yapıp Pronto Tur’dan 16 Şubat Kars turu satın aldım arkadaşımla birlikte.

Hemen sonra da buz tutmuş Çıldır Gölü’nde güvenli yürümeyi sağlayan ”kaymayı önleyici karpatiklerden” sipariş verdim (n11’den) 10 -20 lira arasında değişen fiyatlarda ucuz birşey.

 

KARS’a İniş

Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Anadolu Jet ile iki saat süren uçuştan sonra Kars Harakani Havalimanı’na iniş için alçalmaya başladık.

Aşağıda bembeyaz Kars gözüktü.

Masmavi bir gökyüzü ve keskin bir güneş vardı şansıma. Gözlerim ışıl ışıl parladı heyecanla… kalbime düşen kristal kar taneleri ile, hopp indik yeryüzüne. Kemerimi çözdüm, valizimi aldım, Kars’a hoşbuldum.

Yarın Kars’ta ilk günümü anlatacağım.

Bölüm 2’de görüşmek üzere…

Şimdilik hoşçakalın

Zu

instagram @banabiyersoyle

Bumerang - Yazarkafe
Bumerang - Yazarkafe

One Response

  1. Cigdem Mart 6, 2018

Leave a Reply

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.